Hakkımızda

Her biri kendi yolunda ilerlerken nasıl olduysa yolları kesişmiş bir grup insanız.
İnsanlığın ve niteliğin küçümsenip robotikliğin ve niceliğin yüceltildiği bu çağın muzdaripleri olarak, başımızı ellerimizin arasına alıp kara kara düşünme aşamasını geçtikten sonra, kafa kafaya verip beraber bir yolculuğa çıkmaya karar verdik. İnsan kelimesinin lügat manasını karşılayan son insanlar olabileceğimizin şuuruyla harekete geçtik.
Aklımız, kalbimiz ve ruhumuzla çıktık yola. Hayatın bize verilmiş en kıymetli hediye olduğunu bilerek, etrafta gördüğümüz her varlığın bize sunulan bir lütuf olduğunu fark ederek, doğuştan sahip olduğumuz hakların kıymetini her zamankinden daha iyi anladığımız şu günlerde onları korumak için birlik olmamız gerektiğini idrak ederek… Bir kanadımız inanç, bir kanadımız adalet. Topyekûn insanlığa açılmış bu savaşın içinde varlığımızı muhafaza ve müdafaa etmek için aynı safta mücadele ediyoruz.
*** *** ***
Efsaneye göre Simurg, nam-ı diğer Zümrüd-ü Anka, Kafdağı’nın tepesindeki Bilgi Ağacı’nda yaşayan ve kuşların hükümdarı olan bilge bir kuşmuş. Öleceğini hissettiği vakit ağaç dallarına yuva yapar, güneş dalları yaktığında ise dallarla birlikte yanıp küllerinden yeniden doğarmış. Bütün kuşlar Simurg’un onları bütün dertlerinden kurtaracağına inanırmış. Fakat Simurg’u hiç görmedikleri için bir müddet sonra ümidi kesmişler, ta ki kuşlardan biri uzak bir ülkede Simurg’un bir tüyünü bulana kadar. Bu tüy kuşlar arasında heyecana ve sevince sebep olmuş. Simurg’u bulup ondan yardım istemek için yola çıkmışlar. Kafdağı’na ulaşmak için 7 çetin vadiyi geçmeleri şartmış. Vadilerin isimleri: İstek, Aşk, Cehalet, İnançsızlık, Yalnızlık, Dedikodu ve Ego imiş. Bu vadileri geçmek o kadar zormuş ki kuşların çoğu yolda kaybolmuş, geriye sadece 30 kuş kalmış. Kafdağı’na ulaşan kuşlar yuvaya vardıklarında sırrı çözmüşler: Farsçada “si” otuz, “murg” ise kuş demekmiş; yani bu 30 kuş, aradıkları şeyin ta kendisiymiş. 7 vadiyi aşınca kendi içlerindeki sıkıntıları da aşan kuşlar aslında kendilerini keşfetmişler. Meğer bilgeliğe giden yol, kendi benliklerine giden yolmuş.
*** *** ***
Simurg’un kanadından bir tüy bulduk,
Kafdağı’na doğru yola koyulduk.
Tek bir şey motive etti bizi: Dert. Dertliyiz biz.
Derdimize derman bulmaktır dileğimiz.
Önümüzde uzanıyor 7 çetin vadi,
Yollar sarp ve dikenli.
Fakat ayaklarımız sağlam, kanatlarımız güçlü.
Vadiler aşarak Simurg’u bulmaya gidiyoruz.
Aslında yolculuğumuz kendimizden kendimizedir.
Gelin, hep birlikte uçalım semalarda.

Hikâyemizi, kanatlarını açma cesareti gösteren ruhlara ithaf ediyoruz.

Son İnsanlar Ailesi